Birçoğumuzun yaşadığı baş, boyun ve eklem ağrılarının altında yatan nedenlerden biri olabilecek olan diş sıkma alışkanlığı, tedavi edilmediği takdirde günlük yaşam kalitemizde çok fazla olumsuz etki yaratabilecek etkilere sahip. Sizlerin de özellikle uykudan uyandığınızda çene eklemi ve şakak bölgesinde ağrılarınız varsa, nedeni bir türlü tespit edilemeyen baş-boyun ağrılarınız varsa, eşinizden ya da ailenizden uyku esnasında dişlerinizi gıcırdattığınızın söylendiğini duyuyorsanız bruksizm hastası olabilirsiniz…
Peki , nedir bu bruksizm?
Diş sıkma alışkanlığı, bir diğer adıyla BRUKSİZM , stres, kaygı, öfke veya uyku bozuklukları gibi çeşitli sebeplerle ortaya çıkabilen ,çiğneme dışında dişlerin sıkılması veya gıcırdatılmasıyla kendini gösteren yaygın bir durumdur. Bu alışkanlık genellikle kişi farkında olmadan bir stres durumunda başlar, daha sonrasında gece uykuda devam ettiği için bir alışkanlık haline gelir ve kontrol edilemez. Bruksizm hastalarında uyku esnasındaki diş sıkma ile olan kas aktivitesi normal bireylerin kas aktivitelerinden 3 kat daha fazla olmaktadır. Bununla beraber kas kasılmalarının gücü de uyanıklık halinden daha fazladır. Bruksizm uzun vadede çeşitli ağız ve diş sağlığı problemlerine ve çene eklemi rahatsızlıklarına neden olabilir. Hastalığın temelinde masseter kası adı verdiğimiz kasın yoğun ve aktif kullanımı yatmaktadır.
Dişlerimizi çok sıkmamızın nedenleri nelerdir?
Diş sıkma, çoğunlukla bilinçsizce gerçekleşen bir eylemdir ve genellikle çene kaslarının istem dışı kasılmasıyla karakterizedir. Diş sıkma alışkanlığı birkaç farklı sebepten kaynaklanabilir. Stres ve kaygı en yaygın nedenlerden biridir. Ayrıca, uyku bozuklukları, maloklüzyon (dişlerin yanlış konumu), yanlış diş protezi kullanımı, eski veya bozulmuş restorasyonlar, genetik faktörler, kullanılan bazı ilaçlar ve bazı nörolojik problemler de diş sıkma alışkanlığını etkileyebilir.
Bruksizm hastası olduğumuzu gösterecek belirtiler nelerdir?
- Uyuma esnasında dışarıdan duyulabilecek kadar şiddetli gıcırdatma
- Esnerken çenede zorlanma ve kitlenme
- Uyurken çenede kitlenme
- Aşınmış dişler veya dişlerde çatlama/kırılmalar
- Lekeli dişler
- Şiddetli diş ağrısı ve hassasiyet
- Gergin çene eklemleri
- Baş ,boyun, çene ve yüz ağrıları
- Kulak ağrısı ya da kulağa yansıyan ağrı
- Yanak içi ve diş etlerinde tahriş
- Uyku bozuklukları
- Köşeli-kare yüz görüntüsü
- Diş boylarının kısalması
DİŞ SIKMA ALIŞKANLIĞININ AĞIZ VE DİŞ SAĞLIĞINA ETKİLERİ NELERDİR?
Diş sıkmak bir dizi ağız ve diş sağlığı sorununa uzun vadede neden olabilmektedir. Bu alışkanlık dişlerde, diş etinde, çene kemiğinde ve çene ekleminde tedavisi geciktirildiği takdirde olumsuz etkiler bırakabilmektedir.
Bu etkiler arasında şunlar bulunabilir:
* Dişlerin Aşınması: Diş sıkma, dişlerin birbiriyle olan temasını yoğun bir kuvvetin etkisiyle artırdığı için dişlerin aşınmasına,bazen de kırılmasına yol açabilir. Bu da dişlerin daha kısa ve düzensiz hale gelmesine neden olabilir. Kısalan diş boyları ağız-yüz yüksekliğini yani dikey boyutu azaltacağı için daha yaşlı bir yüz ifadesine sahip olmamıza neden olabilir.
* Dişlerde hassasiyet: Diş aşınmaları, diş minesinin kaybına neden olarak dişlerin duyarlılığını artırabilir. Diş minesi aşındıkça altındaki dentin tabakası açığa çıkar. Bu durum da sıcak, soğuk veya tatlı gıdalara karşı artan hassasiyete yol açabilir.
Ayrıca, çiğneme yüzeylerindeki aşınmalar, çiğneme fonksiyonunu etkileyebilir ve dişler arasındaki boşlukları artırabilir. Bu durum, çürük oluşumunu kolaylaştırabilir ve dişlerin çene kavitesi içinde düzensiz bir şekilde yerleşmesine yol açabilir.
*Dişlerde renklenmeler: Mine tabakası aşınmış dişlerde dentin tabakasının ortaya çıkmasına bağlı olarak kahverengi-sarı renklenmeler meydana gelebilmektedir.
*Köşeli yüz görüntüsü: Çiğneme kası olarak da bilinen masseter kasının aşırı gelişimi (hipertrofisi) zamanla köşeli/kare yüz görüntüsüne sahip olmamıza neden olabilir. Bu görüntü bruksizmin bir yan etkisidir.
*Diş eti çekilmesi ve kemik kaybı: Bruksizmde çene kemiğine iletilen kuvvetin miktarı ve etkisi artacağından zamanla diş eti çekilmesi ve onu takip eden kemik kaybı görülebilir. Bu durum ileri seviyede diş kaybına kadar yol açabilmektedir. Ayrıca diş etlerinde iltihaplanmaya ve spontan kanamaya neden olabilmektedir.
*Çene Ağrısı ve Temporomandibular Eklem (TME) Rahatsızlıkları: Sık diş sıkma, çene eklemi ve çevresindeki kasların yoğun kullanımından ötürü ağrı ve rahatsızlığa yol açabilir. Eklemlerden tık/klik sesi gelmesine neden olabilir. Tedavi edilmeyen bruksizm olgularında çene açıklığında kısıtlanma veya tamamen açılmama durumlarıyla karşılaşabiliyoruz.
*Baş-boyun ağrıları: Çene kaslarının fazla gerilmesine neden olabilir. Bu gerilme, baş-boyun ağrılarına, kulak ağrılarına ve yüz ağrılarına yol açabilir. Ayrıca sinir sistemi üzerindeki baskının artmasına bağlı olarak da baş ağrılarının artmasına neden olabilmektedir.
*Uyku Bozuklukları: Bruksizm genellikle uykuyu bozar ve kişinin dinlenmemiş hissetmesine neden olabilir. Ayrıca uyku apnesi ve horlamayla da ilişkilendirilebildiğinden kalitesiz bir uykuya sebebiyet verir. Bu da dinlenmemiş bir şekilde uyanmaya neden olabilir.
*Diş protezlerinde ve restorasyonlarda kırılmalar: Bruksizme bağlı olarak aşırı kuvvet uygulanması dişlerde yapılmış olan dolguların, kaplamaların veya hareketli protezlerin kırılmasına neden olabilir.
*İmplant kaybı: İmplantların başarısındaki en önemli etken etrafındaki kemik dokusunun korunmasıdır. Kemik kaybı seviyesine gelen diş sıkma alışkanlığı, aynı zamanda implant çevresindeki kemiğin de kaybına neden olacağından uzun vadede implantların kaybını görmek veya kırılmalar görmek kaçınılmaz olacaktır.
Diş Sıkma Nasıl Kontrol Altına Alınabilir?
Tanı: İlk adım, bir diş hekimi veya uzman tarafından doğru bir tanı almak ve durumu değerlendirmektir. Uzman, dişlerdeki aşınma, çene eklemi problemleri ve diğer semptomları inceleyerek doğru bir teşhis koyacaktır. Bruksizmi tedavi etmeden önce hekim tarafından neden olan faktörün belirlenmesi ve bu nedenin öncelikli şekilde ortadan kaldırılması amaçlanmaktadır.
Stres Yönetimi: Stresle baş etme yöntemleri, diş sıkma alışkanlığını kontrol altına almada önemli bir rol oynar. Stres, depresyon, kaygı, gerginlik vb. diş sıkma sorununu tetikleyebilecek önemli bir faktörlerdir. Stres yönetimi teknikleri, gevşeme egzersizleri ve terapi seansları, diş sıkmanın kontrol altına alınmasına yardımcı olabilir.
Gece Plağı ve Splint uygulamaları: En yaygın tedavi yöntemlerinden biri, hastanın dişlerine zarar vermesini önlemek için özel olarak tasarlanmış bir gece ateli kullanmaktır. Bu atel, dişleri korur ve çene kaslarının rahatlamasına yardımcı olarak diş sıkma etkilerini azaltabilir. Diş sıkma genellikle gece gerçekleştiği için, gece plağı kullanımı dişlerin korunmasına yardımcı olabilir.
Botox Enjeksiyonları: Masseter botoksu veya çene botoksu adıyla bilinen bu enjeksiyon, botulinum toksinin masseter kasına enjekte edilmesiyle bu kasın aktivitesinin azaltılmasını amaçlar. Kas aktivitesi azaldıkça diş sıkma alışkanlığından kendiliğinden kurtulunacaktır. Bu enjeksiyonun kişiye göre 4-6 ayda bir, birkaç kez yenilenmesi gerekebilmektedir. Masseter botoksu bir eklem tedavi yöntemi değildir. Bu tedaviyle diş sıkma alışkanlığından kurtulmak hedeflenir. Aynı zamanda kas şişkinliği de azalacağı için bruksizmin etkisiyle oluşan köşeli yüz görüntüsü de azalacaktır. Çene kaslarına botox enjeksiyonları yapmak, kasların aşırı sıkılmasını önleyerek diş sıkma semptomlarını hafifletebilir. Ancak, bu tedavi seçeneği uzman kontrolünde ve belirli durumlarda uygulanmalıdır.
Yaşam tarzı düzenlenmesi: Stresi azaltmakla başlayıp, müzik dinlemek, sıcak duş almak ve düzenli egzersizleri hayatımıza sokabiliriz. Akşam yemeğinden sonra uyarıcı etkisi olan kafeinli kahve, çay ve alkol tüketimini azaltarak diş sıkma tedavisine destek olabiliriz.
Ortodontik ve Protetik tedaviler : Dişlerdeki maloklüzyona yani uyumsuz veya yanlış diş dizilimine bağlı olarak oluşmuş bruksizmi tedavi etmek için önce bu uyumsuzluğu ortadan kaldırmak gerekir. Ortodontik tedavilerle veya çeşitli protez uygulamalarıyla diş dizilimi düzeltilmelidir.
SONUÇ OLARAK..
Diş sıkma alışkanlığı, kişinin genel sağlığını etkileyebilecek önemli bir durumdur. Bu alışkanlığı kontrol altına almak için stres yönetimi, uygun tedavi yöntemleri ve düzenli diş hekimi kontrolleri önemlidir. Unutulmamalıdır ki, bu alışkanlığın etkilerini en aza indirmek için erken müdahale çok kıymetlidir.
Diş sıkmak sık görülen bir alışkanlık olabilir, ancak bu alışkanlığın dişlere ve çene kemiğine ciddi zararlar verebileceği unutulmamalıdır. Diş sıkma problemini hafifletmek veya önlemek için diş hekimine başvurmak, uygun tedavi ve yönetim planları oluşturmak önemlidir. Ayrıca, stresle başa çıkma yöntemlerini öğrenmek ve uygulamak da diş sıkma alışkanlığını azaltmada yardımcı olabilir.
Henüz Yorum Yapılmamış. İlk Yorum Yapan Sen Ol.